Hüseyin Çaparoğlu 1954- 2 Eylül 1977
„Mesele Ölmek Değil
Mesele Güzel hatırlanabilmek
Mesele Saygıyla Anılmak
Mesele İnsan kalabilmek“
„1977- 2 eylülünü hiç unutmam „diyor Etem Çaparoğlu:„O gün 13 kişi polisin kurşunlarıyla öldü. 100‘ü aşkın kişi yaralandı. Panzerler insanların üzerine sürüldü. Korkunç bir manzara vardı. Bir yandan gecekondular yıkılırken diğer taraftan insanların üzerine kurşun yağıyordu. Bende başımda yaralandım. Ümraniyede doktura gittim, Tedevimi yapmayınca Haydarpaşa Numune Hastanesine gittim. Hastahanede yaralanmamın 1 mayis mahallesindeki polisin saldırısında olduğunu söylemedim.
Hüseyin ortaokula devam edemedi.Maltepede demir atelyesinde çalışmaya başladı. Demir atelyesinin isine pasına rağmen o, temizlik konusunda çok titizdi. Her zaman temiz ve şık giyinirdi.Hüseyinin Askerlik vakti gelince askere gitti . 1976 yılında askerliği bitip gelince tekrar işine başladı.Demircilik yapıyordu. 1977- 2 Eylül Sabahı işe giderken gecekondu yıkımları esnasında bulunan emniyet güçlerinin açtığı ateş sonucunda yaralandı ve aynı gün öldü. Ben o zaman hukuk fakültesinde öğrenciydim polisler yıkım için mahalleye gelince gidip görüşmek istedim ama solcu arkadaşlarımız görüşmenin doğru olmıyacağını söyleyince bende görüşme talebimde vazgeçtim.“ dedi.
Hüseyin çaparoğlu
1954 Harunuşağı Kürecik doğumlu.ilkokula köyde başladı. Çaparoğlu ailesi 1964 yılında ailece İstanbula taşınınca Hüseyin, ilkokulu İstanbulda
bitirdi. Hüseyin evli ve 1 çocuk babasiydı.
Hüseyin Çaporoğlu‘nun
yaşamına ilişkin abisi
araştırmacı yazar Etem Çaparoğlu ile Kölndeki evinde görüştük. Etem bey'in sağlık
koşulları el vermemesine rağmen bizi evinde konuk edip anısını bizimle paylaylaşırken duygusal anlar yaşadık.
Misafirlerin biri kalkmadan diğerinin oturduğu
bu evde Arzu hanımın misafir perverliğini ve titizliğini söylemeden edemiyeceğim.Aslında çok
elverişsiz bir zaman diliminde Çaparoğlu ailesine konuk olduk.Buna rağmen bilgi
daracığımızı zenginleştirerek ayrıldık.
„Mesele Ölmek Değil
Mesele Güzel hatırlanabilmek
Mesele Saygıyla Anılmak
Mesele İnsan kalabilmek“
„1977- 2 eylülünü hiç unutmam „diyor Etem Çaparoğlu:„O gün 13 kişi polisin kurşunlarıyla öldü. 100‘ü aşkın kişi yaralandı. Panzerler insanların üzerine sürüldü. Korkunç bir manzara vardı. Bir yandan gecekondular yıkılırken diğer taraftan insanların üzerine kurşun yağıyordu. Bende başımda yaralandım. Ümraniyede doktura gittim, Tedevimi yapmayınca Haydarpaşa Numune Hastanesine gittim. Hastahanede yaralanmamın 1 mayis mahallesindeki polisin saldırısında olduğunu söylemedim.
Hüseyin ortaokula devam edemedi.Maltepede demir atelyesinde çalışmaya başladı. Demir atelyesinin isine pasına rağmen o, temizlik konusunda çok titizdi. Her zaman temiz ve şık giyinirdi.Hüseyinin Askerlik vakti gelince askere gitti . 1976 yılında askerliği bitip gelince tekrar işine başladı.Demircilik yapıyordu. 1977- 2 Eylül Sabahı işe giderken gecekondu yıkımları esnasında bulunan emniyet güçlerinin açtığı ateş sonucunda yaralandı ve aynı gün öldü. Ben o zaman hukuk fakültesinde öğrenciydim polisler yıkım için mahalleye gelince gidip görüşmek istedim ama solcu arkadaşlarımız görüşmenin doğru olmıyacağını söyleyince bende görüşme talebimde vazgeçtim.“ dedi.
Hüseyin’in Yaşıtları ortaokula giderken kendisi demir
dövüyordu. O, hem çalışıyor hemde meslek öğreniyordu. Ailenin geçimine katkıda
bulunmak için Maltepedeki demirci Atelyesi sadece demiri değil, Hüseyinin
yaşama sevincinide çelikleştiriyordu.Hüseyin çok küçük yaşta kente geldi. Daha 9- 10 yaşlarındaydı. Köydeki
hayatın doğallığıyla kent yaşamının karmaşıklığı arasındaki farkı algılamakta
çok zorluk çekmedi.İşçilik yaşamı onu erken yaşta olgunlaştırdı .O sosyalitlerle tanıştı. sosyalist fikirler edindikce sınıf farklılıklarını kavradı.1 mayıs Mahallesindeki birliktelik, imece halinde yapılan evler, ( gece kondular) farklı bölgelerde gelen aileleri birbirine yakınlaştırıyordu.
sosyalistlerin semtte bulunması Farklı bölgelerde gelenlerin kaynaşmasını kolaylaştırıyordu. Farklı inaç ve milliyetlerden olan ailelerdeki ön yargılar çabuk kırılıyordu. Hüseyin bu ortamda şekillendi. Hüseyin yardımseverdi. Onun dayanışmacı ruhunu, insan ilişkilerine verdiği önemi tanıyan herkes anlatmakta. Hüseyin kısacık ömrüne güzel bir dünya yükledi. Hüseyinin yaşamı anıları yüreğimizde yaşıyor!
Bu yorum bir blog yöneticisi tarafından silindi.
YanıtlaSilŞehidin elinizde başka bir resmi var mı? Bir de bunu daha düzgün bir açıdan çekme şansınız var mı?
YanıtlaSil