29 Mayıs 2016 Pazar

Hasan Çiçek




Hasan Çiçek,1972  -27 Ekim  1992
 Hasan Çiçek 1972 KÜRECİK KEPEZ DOĞUMLU.  Ilkokula Kepezde başladı. Haydar paşa lisesinde okudu. Edirne üniversitesi makin bölümü son sınıf öğrencisiydi. Günola müzik grubunda yer aldı.  Saz ve  davul  çalmanın yanısıra folklor  bir çok  yetenekleri  olan  çok yönlü kişiliğiyle bilinen genç fidan   Hasan, 27 ekim  1992 yılında Kilis'te devlet güçlerince girdiği çatışmada yaşamını yetirdi..Mezarı istanbul Karacaahmet mezarlığındadır.

Hüseyin çiçek, kardeşini şöyle  anlatıyor (8 nisan 1916)
O bir sosyalistti
Ben istanbulda gece kondu mahallesinde oturuyordum.   Büyük şehirlerde Gecekondular yoksul ailelerin barınak yeri. Bu konutların sağlıksızlığı bir yana  çok küçüktür. Bir misafir olunca başka misafirleri ağırlamak zordur .bazan misafirini ağırlamak için aile bireyleri komşu ve akrabalara giderler. Bizim geleneklerde misafire verilen değerden dolayi başka ailelere gidip kalmak zorunda olan aile bireyleri ve komşu ve akrabalarıda anlayış gösterirler.. Misafirlerimin olduğu bir akşam vakti Hasan bir arkadaşıyla okul dönüşunde bize geldi. Kapıyı çalıp içeri girdiğinde ayakkabılarının bağını hemen çözüverdi.  içeri dalmak istediği biranda Hasan görüyorsun evde misafirler var  babamgile git orda kal dediğimde hemen bana tepki gösterdi.“ Sen beni evdemi kovuyorsun“ diyerek  tepki gösterdi. Hasandan beklemediğim bir tepkiydi. Ne diyeceğimi şaşırdım.H asan ,   arkadaşıyla birlikte   evden ayrıldı ama bu benim içimde dertoldu. Hiç aklımda çıkmadı. Her an düşündüm durdum. Çünkü,ben Hasanın hem abisi hemde babası gibiydim. Ölümünden sonra bu anı benim yüreğimi sıkıştırdı durdu. bir başka aınmda, Hasan ortaokulda sınıfta kalmıştı.Okulu bırakmasını ve aile bütçesine katkıda bulunmasını söylemiştim. Ama Hasan okumak istiyordu. Israrında vazgeçmedi. Annemle konuşup beni ikna ettiler. Hedefinde üniversite vardı. Verdiği sözü tuttu ve başardıda.    Üniversite de Bilimin ve bilimsel eğitimin önemi için bir çok eylem ve etkinliklerde yeraldı. Bir müzük gurubunda yer alarak ALMANYA TURNELERİNEDE ÇIKIYORDU. HASAN 20 YAŞINDAYDI VE ÇOK YETENEKLİYDİ. Hasan çok zekiydi. Sosyal ve kültürel olarak gelişkindi..  Olayları ve çelişkileri çabuk kavrardı.Üniversite yıllarında ülkenin üstüne kara bulut gibi çoken baskıların gözaltıların, gözaltılarda kayıpların ve işkencede muhaliflerin katledildiği bir dönemdi. Bu dönemde o, kendini gelişen olay ve olgularda suyutlıyan değil aksine sorumluluk duyan ve  yaşanan bu süreci tersine çevirmek için caba sarfettiğine tanık oldum. aramızda 13-14 yaş fark olmasına rağmen üniversite okuduğu yıllarda  iki kardeş iki arkadaş iki yoldaş gibi birbirimize davranırdık. O bana saygıda kusur yapmadığı gibi bende hasanın öneri ve görüşlerine önem verirdim.. Çok geç yaşta bizden ayrılıp gitti.  Çok etkilendim ama hiç acımadım. Çünkü, Hasan ne yaptığını bilen neden mücadele ettiğini bilen biriydi. Hani gecekondudan bahsetmiştim ya, hasan gecekonduda yaşıyanların yoksulluklarını görüyordu. Ve gece konduda yaşıyordu. Gecekondu mahallelerinde neden hep işçiler emekçiler dargelirli esnaf ve memurların oturduğunu sorguluyordu..  Çelişkileri anladıkça çözüm üretme gayretini sarfeden biriydi.Bunun için, bu tarihsel sürecin değiştirilmesi için mücadelenin şart ve gerekirse bedelin ağır olacağını bilirdi. O amacını gercekleştirmek için sosyalizmin gercekçiliğine inanıyordu. Sosyalist bir kişiydi.ve o bunu yaparken yalnız başına bunun mümkün olamıyacağına inanıyordu. Ören  biriydi.  Örgüt bilincinin önemine hep vurgu yapardı. Hasan anlatılamıyor ama ben Hasanla kısada olsa yaşadım.Bu kısacık yaşamda  hani söylemiştim ya bir gece bana geldiklerini, onu arkadaşiyla  eve almadığım geceden bahsediyorum.  Ayrılık günleri yıları arttıkça  bu yük her an ağırlaştı.Hasana haksızlık yaptığımı düşündüm.  Bu düşünçe benden hiç ama hiç ayrılmıyordu. Her an karşıma çıkıyordu.  yüreğimde bir yük olarak taşırken  bize gelen arkadaşıyla karşılaştığımda dünyalar benim oldu. ilk sorduğum soru ise; sizi eve almadığımda  benim hakımda ne düşündünüz? Hasan ne söyledi dediğimde¸ Hasan ve de ben bir alınganlık göstermedik”dediğinde . Çok rahatladım. Sırtımda bir yükün kalktığını hisettim. Yaşanmişlıklar unutulmuyor. Eninde sonunda iyisiyle kötüsüyle seninle karşılaşıyor.  Hasanın ölüm haberi bizde büyük bir felaket yarattı. Ve ayrılık anı......Hasanın cenazesi geldiğinde küreciklerde çelişki yaşandı kimi bize güç vermeye çalışırken. Kimihasanın  neden  devrimci olduğunu sorğuluyordu. Neden okulunu bitirmedi diyerek  bizleri suçliyan bir uslup kulananlarda vardı. Kürecik  toplumun ağırlığı ise, Hasanın zekiliği ve yaşama duyduğu sevdanın yanısıra isteseydi bu küçük yaşta her tür maddi olanaklara sahip olabileceğinde birleşiyorve hasanın bireysel kurtuluşu değilde toplumsal kurtuluşun mücadelesini  verdiği için saygı gosteriyordu.Hasan fiziken bizden ayrılıp giderken  hepimizden toplumsal bir refleks yaratarak gitti.Ölümüyle bizlere güçve direnç vererek  gitti. Hasan hem yoksul hem çaresiz biri değildi. Ben çaresiz insanlara acırım.Hasanın ayrılışı en çok annemi etkiledi. Cenazesi geldiğinde baygınlık geçirdi.  Hasandan sonra yaşama tutunması  ve direnç göstermesi hepimizi etkiledi.  
BİR GÜN ARKADAŞLARI ; Hasanın sazını  ,kimligini  ve cüzdanın içindeki parasını alıp getirdiler.Bu hatıralar bizlerde büyük bir duygu yoğunluğu yarattı. Annem ve babamda yarattığı acıyı anlatmak mümkün değil. O daha 20 yaşındaydı. Hayatın baharındaydı.

Bu genç fidan  Yaşanan zulme  meydan okudu .Canıyla bedel ödedi.  Bu bedel bizim için çok ağır oldu. O tarihin karanlık gidişatına dur demek için mücadele ediyordu.Kısacık ömrüne çok iş sığdırd ilerledi. .O bir bilim insanı olmabilirdi. Ama olmadı. . O  farklı estrümanları çalan  bir müzüsyen ve   folklorcudu.   O bir  devrimciydi. O bir sosyalisti.”Dedi.

1 yorum: