Ali aksoy, Akçadağ Darıca
doğumlu.
12-06- 1994 yılında Sürgü yakınlarında 4 yoldaşıyla birlikte
katledildi.Ali, Siyasal mücadeleye küçük yaşta
ilgi duydu. Yöre insanının kürt ve alevi olması siyasal bilinci edinmesi için en önemli etken
oldu.Ali Yoksul bir ailenin çocuğuydu. 5 kardeşlerdi. Yoksulluğun yokluğun buram
burum koktuğu bir coğrafyada büyüyordu.O küçük yaşta iş yaşamına başladı. Marangozluk mesleğini yapmıştı.İstanbul da
yaşamın kolay olmadığını farkedince 1989
yılında Almanya'ya geldi.
Almanya Ali için bir okul işlevi gördü. Almanyada
Oturum ve iş hakkı başlı başlına büyük bir sorun. Ekonomik nedenlerden dolayı Almanyaya
gelen Ali’ye Almanya açık bir ceza evine dönüştü.
Kürt halkına baskıların , katliamların ve faili meçul cinayetlerin yoğunlaştığı bu süreçte 1992 yılının yılbaşı gecesi Duisburg’ta yakın akrabalarıyla vedalaşan Ali Bekaya gitti.
Kürt halkına baskıların , katliamların ve faili meçul cinayetlerin yoğunlaştığı bu süreçte 1992 yılının yılbaşı gecesi Duisburg’ta yakın akrabalarıyla vedalaşan Ali Bekaya gitti.
Ali, 1994 yılında Malatyanın Sürgü kasabasında askeri güçlerle girdiği çatişmada öldü.Aksoy ailesi Alinin cenazesini almaya
gittiğinde, Sürgü belediyesinin din görevlisi :“ cenazayi mezarda çıkarmayın ter
temiz yıkandı, duaları okundu islami geleneklere uygun gömüldü “dediğinde aile
bireyleri“ Ha Kürecik ha Sürgü'nün toprağı“ diyerek cesedi çıkarma konusunda ilkin karasız kalmalarına rağmen daha sonra mezarı
açmaya ve cenazeyi Darıcadaki aile mezarlığına götürmenin doğru olacağına kanat getirdiler.. Mezarı açtıklarında korkunç manzara karşısında orda bulunan herkes ürktü, Bu da !!!! Tek kelimeyle vahşet! Biri bayan üç erkeğin cesedi elbiseleriyle açılan çukura
rast gele atılmış halde buldular.Cesetler tanınmaz haldeydi.
Ali nin cenazesini alıp Zöredamına gelindiğinde kalabalık topluluğun arasında Bağde hanımın yaktığı ağıtlar yeri göğu inletti. Kürecikte yoksul
bir ailenin çocuğu olarak doğan Ali; Yokluğa biat etmedi. Yollara düştü. Çözümün
diyar diyar gidip anayurdunda uzaklaşmada
olmadığını farkettiğinde Kürtlerin ,Alevilerin uğradığı haksızlıklara ve inkar politikasına
karşı bir duruş sergiledi. Bu Duruşun bir bedeli vardır. Bir ulusu ve bir inancı yok etmet istiyen muktedirlere karşı çıkmanın bedeli yılarca hapıs yatmaktır, işkence görmektir. katliamlara uğramaktır . Ali bu karşı duruşun bedelini bilen bir eylem adamıydı. O, kendisi için ağır olan bu bedeli istiyerek ve gönüllü yaptığını başta onu Bekaya yolcu eden akrabaları ve tanıyan herkes söylemekte.
Şan olsun! Sarışın uzunboylu bu delikanlıya!
Şan olsun! Sarışın uzunboylu bu delikanlıya!